Bu yazımda sizlere Ağabeyimle 02 Ağustos ve 19 Ağustos 2017 tarihleri arasında toplam 18 gün boyunca "European Youth Organization" kısaltması olan "EYOBUS" firmasıyla gerçekleştirdiğimiz heyacanı ve onlara özel olan teşekkürlerimi paylaşmak istedim. Ayrıca bu firma ile olan tanışma hikayemi ve otobüs ile Avrupa turunu yapmak isteyenlerin aklındaki soru işaretlerine az da olsa yol gösteren bir yazı aşağı kısımda sizleri bekliyor... İyi okumalar...
Eyobus ile tanışma ve Avrupa Turuna Katılma Süreci...
Eyobus firması ile yaklaşık 3-4 yıl önce bir sosyal medya aracılığıyla tanıştım ve Avrupa seyahatine çıkma hayalime Eyobus’ı kendime ortak etmek istedim. Tabi bu ortaklık işi kolay olmadı. Sıkı bir şekilde araştırma sürecinde biz yolcu adayları için hazırlanan Eyoblog dahil olmak üzere Eyobus internet sitesinde yer alan bütün bilgilendirmeleri okuduktan sonra dedim ki kendi kendime tamam işte hayallerime kavuşturacak seyahat için Eyobus’tan daha iyi bir ortak bulamam dedim ve karar vermekle birlikte ilk adımı atmış oldum. Bu yaz (2017) benim için seyahat etmeme engel olacak bir durum olmadığı için 02-19 Ağustos tarihleri arasında olan Eyobus-22′ye abimle beraber kayıt yaptık. Kayıt sürecinden sonra hayallerimiz ve seyahat günü için artık geri sayım yapmaya başlamıştık bile. Bu süre zarfında Eyobus’ın sosyal medyalarında tur ile ilgili bilgilendirmek için yapmış oldukları canlı yayınlar hem eğlence dolu hem de aklınıza takılan bütün detaylar çözüme kavuşuyor. Ayrıca bu başarılı organizasyonun sahne arkasında yer alan Tuğçe ve Duygu Hanım‘a sorduğumuz bütün soruları tek tek cevaplayarak hem sabırları hem de yardımları için özellikle kendilerine teşekkür etmek istiyorum.
18 Günde Bir Otobüste Avrupa Turu Olur Mu? Bal gibi oluyormuş 😊
Tur bir otobüste 18 Gün Boyunca 18 ayrı ülke ve 21 ayrı şehri bu süreye sığdırmak zoru başarmaktan başka bir şey değil. Yeni katılımcıların için bu süre muhakkak akıllarına takılacaktır. Bu konuda gönlünüz tamamen rahat olsun tur için detaylı bir program çizelgesi oluşturulmuş ve ülkelerin gezilecek görülecek yerlerine göre süreler oluşturulmuş. Gezerken sürenin nasıl geçtiğini anlamak mümkün değil bu yüzden ne kadar hızlı olursanız o kadar çok yer görme imkanınız olacaktır (Not: Ülke ve şehirleri araştırmanız size avantaj sağlayacaktır). Birkaç günün sonunda sizde kendinizi bu tempoya ayak uydurmaya başlatacak ve artık ekip arkadaşlarınızla kim kaç km yürümüş konuşmalarını duyacaksınız. Turda özellikle filmlerde sık sık tercih edilen Paris, Amsterdam, Barcelona ve Roma gibi yerleri görme imkanı elde edip, kendinizi adeta film setindeymiş gibi hissedebilirsiniz. Tabi bunları gezen ve gören anlayabilir. Bu heyecan bile filmseverlerin turu tercih etme sebeplerinden biri bile olabilir. Ayrıca spesikif yerler olan Giethoorn, Zaanse Schans/ Hollanda ve Bled/ Slovenya'da tur içerisinde biz gezginler için görme imkanı sunulmuştur.
Konaklama İşi Nasıl Oluyor ve Ne Yiyeceğiz?
Konaklama için genellikle 3/4 yıldızlı olan Ibis ve Ibis Budget oteller tercih edilmiş. Genel olarak otellerin hizmeti beklentilerinizi karşılayacak seviyede. Özellikle Lübyana da yer alan Green Park Hotel, çevreci otel konsepti ile diğer otellere göre orjinal bir yerdi. Kahvaltı konusunda kendi kültürlerinde gayet başarılı ancak onlardan bir Türk kahvaltısı hizmetini beklemek yanlış olur. Bence gittiğiniz yerlerde oraya ait olan yiyecekleri denemelisiniz (Tabi size uygun olan yiyecekleri). Çünkü Türkiye’ye geri döndüğünüzde bizim kültürümüze ait olan yiyeceklerimizi nasıl olsa yiyeceksiniz. Risk almak bazen iyidir.
Koordinatör İle Nasıl Anlaşacağız Diye Düşünmeyin...
Koordinatörümüz Faruk Dağ idi. Biz ona ekip olarak “Başbakan” dedik. Niye dediğimizi biz bile bilmiyoruz. Ama o bizim başbakanımız ve öyle olmaya da devam edecek. Faruk, otobüste bizlere sadece koorditanörlük yapmadı. Bizlere yaşamından anekdotlar paylaşarak bizler için bir yaşam koçu da oldu adeta. Biz Eyo-22 ailesi olarak koordinatörümüzden memnun kaldık ve her zaman arayabileceğimiz ve danışabileceğimiz kişiler listesine onu da ekledik. İyi ki tanımışız seni Başbakan Faruk…
Otobüste Arkadaş Edinebilecek Miyim? Hem de Nasıl Oluyormuş, Katıl ve Gör... 😉
Otobüs Yolculuğuna ve ekip arkadaşlarımıza gelince ise, aslında bizim bir ekip olduğumuzu Doğukan Bey’in oryantasyon toplantısı ile daha iyi anladık. Bu destek için Doğukan Bey’e ayrıca teşekkür ederim. Ekip dediğime bakmayın artık onlar bizim ailemizin bir üyesi oldular. Biz eyobus 22 ise Eyobus ailesinin bir üyesi olduk. 40 kişi bir otobüs içerisinde 18 gün boyunca unutamayacağımız bir deneyim ve hatıraya sahip olduk. Yalnız gelecekler hiç endişe etmesin birbirinden özel 40 kişilik bir aileye sahip oluyorsunuz. Arkadaşlığınız ve dostluğunuz sadece tur boyunca değil turdan sonrada emin olun devam ediyor. Yolda sohbetlerle, oyunlarla vakit nasıl geçiyor hiç anlamıyorsunuz bu yüzden hayatınızda belki de yapabileceğiniz en eğlenceli otobüs yolculuğu olabilir. Benim için oldu bile.
Tur İçin Çok Düşünme Kendini Genç ve Genç Hissedenlerin Yeri Burası İnanın...
Ben tur başlamadan önce biraz endişelerim vardı ama tur sırasında ve sonrasında bu tura katıldığım için hiç pişman olmadım aksine bende bir Eyobus ailesinin bir paçası olduğum için çok mutlu oldum.
Aşağıdaki agrostij benden Eyobus'a gelsin 😄
(E)n güzel anları yaşamak ve özgür olmak istiyorsan,
(Y)ola çıkmaktan hiç korkma,
(O)n sekiz gün boyunca,
(B)ir otobüste,
(U)nutamayacağın dostluklar ve arkadaşlıklar edinmek için,
(S)ıra sende, sen de katıl ve ailemizin bir parçası ol
İyi ki varsın Eyobus ve Eyobus-22 ailesi…
No comments:
Post a Comment